Albert Loren Rhoton Jr.
Mikroskopik Sinir Cerrahinin Babası Albert Loren Rhoton Jr.
(1932-2016) çağımızın en gözde beyin cerrahlarından birisi olmakla beraber, nöroanatomik mikrocerrahide uzmanlaşmış, hayatını bilime adamış ve bilgilerini paylaşıp geleceğin doktorlarını da yetiştirme görevini özveriyle gerçekleştirmiş bir kişiliktir.
Cerrahi yaklaşımı ve akademik hayatında benimsediği şu birkaç ideolojiyi örnek gösterebiliriz:’’Çok çalışmaya devam et.’’, ’’Ameliyatı daha doğru, nazik ve güvenli yap.’’,’’
Biz, anatomi diseksiyonlarını mükemmel istiyoruz, çünkü biz mükemmel cerrahi operasyonlar istiyoruz.’’,’’Yeterlilik olmadan şefkat anlamsızdır.’’, ‘’Beyin cerrahları büyük mesleki bir yeteneğe sahiptir, bizim hayatımız insanlığa eşsiz ve heyecan verici bir biçimde yardım etmeyi sağlıyor.’’ Bu birkaç sözünden dahi mesleki tutkusunun çok yüksek olduğunu anlıyoruz.
ANATOMİYE KATKI SAĞLAYAN BİLİM İNSANLARI
Sadece bir beyin cerrahı olmamakla beraber, nöroanatomiye büyük katkıları olmuştur. Nöroanatomide öncü bilim insanlarından birisidir. Anatomiyi bir şekilde öğrenmenin başarılı cerrahi operasyonlar için vazgeçilmez bir kural olduğunu savunmaktadır. Çalışmalarına dahil ettiği alanlardan birkaçı: sayısız diseksiyonlar, sayısız ders ve yayımlar, ‘RHOTON’ adlı textbookta 160 sayfa orijinal yazı ve ‘RHOTON Collection’ adlı web sitesinde beyin cerrahi ve nöroanatomi ile alakalı interaktif videolardan oluşmaktadır. İnsan beynin yapısı hakkındaki bilgilerimizin artmasında çok büyük katkısı vardır. Mikroskopik cerrahiyi, beyin cerrahisine inkorpore ederek beynin karmaşık yapılarındaki vasküler yapılanmayı haritalandırmıştır.
18 Kasım 1932’de Kentucky, Parvin’de doğmuştur. Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi okumaya hak kazanıp 1959’da derece ile bitmiştir ve New York’taki Kolombiya Presbiteryan Medikal Merkezi’nde cerrahi eğitimlerine başlamıştır. Ve sonra, sinir cerrahisinde uzmanlığını Dr. Henry Schwartz’ın önderliğimde 1864’te Barnes Hastanesi’nde tamamlamıştır. Daha sonra,1 yıl süre NIH (National Institute of Health) adı altında alanını daha da spesifikleştirdi, bu süreçte ‘cerrahi mikroskop’ ile tanışmıştır ki daha sonra cerrahide transformasyona sebep olacak yaklaşımının temelini de bu oluşturmuştur.
ANATOMİYE KATKI SAĞLAYAN BİLİM İNSANLARI
1966’da Rochester, Minesota’daki Mayo Klinik’te beyin cerrahide uzman doktor olarak çalışmaya başlamıştır.
1972’de Florida Üniversitesi’ne Beyin ve Sinir Cerrahisi Departmanı’nda profesörlük ve başhekimlik pozisyonu için geçmiştir. Dünyanın en geniş koleksiyonlu , 3D beyin resimlerine sahip, beyin ve sinir cerrahi dalında en çok satan kitap olan ‘Cranial Anatomy and Surgical Approaches’ adlı kitabı oluşturmuştur ve bu kitap, hala dünyadaki beyin cerrahları için yol gösterici olmaktadır.
2014’te Nöro-Mikroanatomi Lab’ında direktör idi. Hayatı boyunca 1000’den fazla beyin ve sinir cerrahına ders vermiş olup bilgilerini en iyi şekilde aktarmıştır. Gainesville, Florida’da 21 Şubat 2016’da, 83 yaşında vefat etmiştir.
Aldığı Ödüller:
-
1981, Distinguished Faculty Award, University of Florida
-
1984, Alumni Achievement Award, Washington University School of Medicine
-
1993, Honored Guest, Congress of Neurological Surgeons
-
1997, Jamieson Medal and Lecturer, Neurosurgical Society of Australasia
-
1998, Harvey Cushing Medal, American Association of Neurological Surgeons
-
2000, Herbert Olivecrona Award, Karolinska Institutet, the "Nobel Prize of Neurosurgery"
-
2001, Medal of Honor, World Federation of Neurosurgical Societies
-
2001, Medal of Honor, Neurosurgical Society of America
-
2002, Lifetime Achievement Award, University of Florida
-
2006, Founder's Laurel, Congress of Neurological Surgeons
-
2009, Golden Neuron Award, World Academy of Neurological Surgery
Kaynakça:
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6048355/
https://en.wikipedia.org/wiki/Albert_Rhoton_Jr.
Yazan: Elif Cengiz
GALEN (GALENOS)
“Gelecekteki hekimler sadece uygulamada değil, teorik olarak da yeterli ve öğrendiklerini kanıtlamak zorunda olacaklardır”
Galenos
M.S. 129 Bergama’da doğmuş ve M.S. 199/200 Rom’da vefat etmiştir. Doğum ve ölüm tarihlerinde kesinlik yoktur. Bergama’da eğitimine başlayan Galen, daha sonra Alexandria’da eğitimine devam etmiştir. Burada öğrenim gördüğü süre zarfı içerisinde insan iskeletleri üzerinde çalışmıştır. Gladyatör doktorluğundan saray hekimliğine (Kral Commodus’un hekimliği) kadar değişen düzeyde görevleri olmuştur.
Tıp metodolojinin oluşmasında büyük katkısı olan Galen, Helenistik dönemde en çok anılan, sözü geçen tıp bilgini ve sistematikçisidir. Anatomi, fizyoloji, patoloji, tedavi, tıbbi etik gibi tıbbın birçok sahalarında boy göstermiştir. Organizmanın kalp, karaciğer ve beyin tarafından yönetildiğine inanmıştır.
İsmi ile adlandırılan anatomik yapıların bulunmasının yanında birbirinden farklı tıbbi öğretileri ve uygulamaları bulunmaktadır. Anatomide ilgi alanları ve yaptığı çalışmalar; kemikler, kaslar ve damarlar üzerinde şekillense de en mühim açıklamaları sinir sistemi ile ilgilidir. 400 civarı bilimsel eser veren Galen; m. sacalenus, m. rectus abdominis, sacrum, sternum, göz kasları ve göbek damarları, kas ve damar sistemi üzerine doğru bilgiler vermiş olup ayrıca, 12 çift kranial sinirden 7 tanesini de doğru bilmiştir. ‘Opera Omnia’ temel eser olup tıp hakkında bilgiler yer almaktadır.
Galen, memeli hayvanlar üzerinde çalışmış olup, bir nevi ‘Galen anatomisi’ memeli hayvanlar anatomisi de denmektedir. Öğretileri sadece kendi çağını etkilemekle kalmamış Rönesans Dönemi’ni de etkilemiştir.
Humoral Teori ve Galen (Galenizm):
Hipokrat’a göre her hastalığın doğal bir nedeni var, bu nedeni saptamak güç olduğu için, tanıda hastalıkların belirtileri kullanılır. Hipokrat tıbbında tedavi humoral teoriye dayanılarak yapılır; yani kan alma, müshil, idrar söktürücü ve kusturucu ilaçlarla lavmanlar kullanılırdı.
Bedende 4 Sıvı:
- Bedeni dolaşan ve kalpten gelen KAN
- Beyinde bulunan BALGAM
- Karaciğerde bulunan SARI SAFRA
- Dalak ve midede bulunan KARA SAFRA (veya SEVDA)
Hipokrat. yediğimiz gıdalar bu unsurlara dönüşür. ‘İlkbahar kanı, yaz sarı safrayı, sonbahar kara safrayı, kış balgamı harekete geçirir.’ savını öne sürmüştür. 4 sıvının miktarı ve birbirlerine olan oranları normal olunca, bünye denge halinde olur; yani sağlıklıdır. Buna CRASE denir. Denge bozulduğunda hastalık ortaya çıkar; buna DYSCRASİE denir.
Galen ise humoral teoriyi kullandı. Dört temel hümor (balgam, kan, sarı safra, siyah safra) hastalık ve sağlıktan sorumluydular. Galen bu teoriye mizaçları ekledi:
- Ağırkanlı
- İyimser
- Melankolik
- Canlı
Kan Mikarı Fazlaysa
Sıcak ve cana yakın insanlardır. Muhtemelen “Kanım sana ısındı.” cümlesini bu kişiler icat etmiştir. Sürekli hareketlidirler. Müzik dinlemeyi çok severler. Gezmeyi ve yeni ilişkiler kurmayı severler. Sosyal ve cana yakın kişiliğe sahiptirler. Aşırı duyarlıdırlar. Lider kelimesindeki vasfı en iyi yerine getirebilecek kişilerdendir.
Mukus Miktarı Fazlaysa
Dinlenmekten ve uyumaktan hoşlanırlar. Sürekli yavaş hareket ederler. Güç duygulanırlar. Soğuk kanlı diye tabir ettiğimiz kişilik yapıları vardır. Olaylar karşısında düşünerek hareket ederler. Güvenilir, serin kanlı ve sakin bir kişiliğe sahiptirler.
Koyu Safra Miktarı Fazlaysa
Fazla duygusaldırlar. Görüşleri derin, duygusal, romantiklerdir. Bunların bedenlerinde koyu safra oranı oldukça yüksektir. Yalnızlığı seven çekimser tiplerdir.
Safra Miktarı Fazlaysa
Sürekli telaşlı hiçbir şey yetişmeyecekmiş gibi yaşarlar. Bu yüzden oldukça asabilerdir. Net kararları yoktur. Kararları birçok kez değişebilir. Aşırı alıngandırlar. Atalarımızın dediği gibi tam bir çık kırıldımdırlar.
Bazı Eponimler:
- Galen Açıklığı: Atrimlar arası açıklıktır. (1564 yılında Botallo tarafından belirtilmiştir.)
- Galen Anastomuzu: N.laryngeus recurrens ile n.laryngeus superior’u birleştiren duyu lifleri.
- Galen Salgı Bezi: Pars orbitalis glandulae lacrimalis
- Galen Büyük Veni: Vena cerebri magna
- Galen-Morgagni- Karıncığı: Ventriculus laryngis (Giovanni Battista Morgagni;1862-1771, İtalyan anatomist)
- Galen Çıkığı: Clavicula’nın subacromial lüksasyonu
- Galen veni: Venae cerebri internae
Kaynakça:
Anatomide İz Bırakanlar, Prof.Dr.Gürsel Ortuğ
Sarı N., Altıntaş A., Tıp Tarihi Ve Tıp Etiği Ders Kitabı, Cerrahpaşa Tıp, İstanbul, 2007
https://www.kreatifbiri.com/humoral-patoloji-teorisi/
Yazan: Elif Cengiz